
Siyaset arenası, bir kovanın içindeki yengeçlere benzer. Tek bir yengeç olsa, kolayca kaçar ve özgürlüğüne kavuşurdu. Ancak, kovanın içinde birden fazla yengeç olduğunda, kaçmaya çalışanı diğerleri aşağıya çeker ve kaderlerini birlikte yaşarlar. İşte siyaset de böyle bir şeydir.
Siyaset, bir kova değil, kocaman bir kazandır. İçine bir kere girdin mi, bırakamazsın. Bırakmak istesen de, diğerleri seni kazanın içine çeker, yengeç misali.
Siyasete bulaşanlar, zamanla değişirler. Başlangıçta idealist, halkına hizmet etmeye hevesli olanlar, zamanla güç ve çıkar peşinde koşanlara dönüşebilirler. Bu dönüşüm, yengeç oyununun bir sonucudur.
Siyasetin içinde kalmak, yengeçlerin kaderine benzer. Birbirlerini aşağıya çekerek, kendi çıkarlarını korumaya çalışırlar. Ancak, bu durum, herkesin kaybetmesine neden olur. Çünkü, yengeçler birlikte hareket etmeyi başarsalar, aslında kaçma şansları çok daha yüksek olacaktır.
Siyasetin yengeç oyunundan kurtulmanın yolu, bilinçli ve seçici olmaktan geçer. Liderleri, yengeç gibi davrananları değil, halkın çıkarlarını düşünenleri seçmek önemlidir. Ancak, bu da kolay değildir. Çünkü, yengeçler, her zaman en iyi şekilde kamuflaj yaparlar.
Sonuç olarak, siyaset, karmaşık ve zorlu bir alandır. Yengeç oyunu gibi, birçok tuzak ve engelle doludur. Ancak, bilinçli ve seçici olarak, bu oyunun kurallarını değiştirmek mümkündür. Unutmayalım ki, hepimiz aynı kovadayız ve kaderimiz birbirimize bağlı.